Tere turpgiller familyasından boyu 30-60 cm olan bir yıllık
bir bitkidir. Çiçekleri beyazdır. Anavatanı İran olan tere eski Mısır,
Yunanistan ve Roma'da yaygın kullanılmıştır. Ilıman ve sıcak iklim bölgelerinde
yetişir. Yapraklarında potasyum, kalsiyum, iyot ve demir vardır. Acımsı tadı
içeriğindeki glikotropeolin, lepidin glikozitlerinin miktarına bağlı olarak
değişir. İçeriğinde ayrıca C vitamini, karoten vardır. yeşil kısımlarından
fermantasyon yolu ile uçucu yağ elde edilir. Uçucu yağın içerisinde benzin
hardal yağı bulunur. Terenin tohumlarında %22,8-25 yağ vardır. Tere salata,
yemek ve çorbalara konulur. Taze halde tüketilir. Peynirle tüketildiğinde iştah
açıcı kahvaltı olarak bilinir.
Terenin taze yaprakları bayır turpunu veya turpu anımsatan
hoş, buruk acı ve baharatlı tada sahiptir. Genellikle taze halde kullanılır,
kurutulduğunda pek çok değerli niteliklerini kaybeder. Tere, sindirimi
düzenler, uyku geliştirir, iştahı uyarır, idrar söktürücü ve antimikrobiyal
etkiye sahiptir, kan basıncını düşürür, solunum hastalıkları için
vazgeçilmezdir. Öksürük sırasında tere ile gargara yapılır ve suyu içilir.
Tere eski dönemlerden beridir halk hekimliğinde kullanılır.
Toprak üstü bölümleri ve kökleri yüksek ateş, yapraklarının suyu anemi
durumlarında, öğütülmüş tohumları hardal yerine kullanılmıştır. Dövülmüş ve kurutulmuş tohumlarından ve yağda
kavrulmuş otsu kısımlarından alerji, kaşıntı ve yara iyileştirici olarak
yararlanılmıştır.
Fransa'da lambion isimli daha yoğun lezzete sahip olan bir
tere çeşidi tüketilir. Etiyopya'da, tere bir yağ bitkisi olarak yetiştirilir.
Terenin yağı yemeklerde, aydınlatmada ve sabun yapımında kullanılır. Kuzey Doğu
Afrika'da, tereden atları, boğa ve develeri beslemek için yararlanılır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder